31 Ekim 2013

Acısından.

   İçi acır insanın, kelimeler yetmez anlatmaya. Belki de kelimelere kızmıştır anlatamaz. Bazen konuşmaya, bazen susmaya düşmandır. Can acısından bir orta yol tutturamaz. Mutluluğu yakalayamayışındandır aslında hep bunlar. Kovalayıp tutamayışından. Sonra bir gün gülmek gelir içinden, bakar unutmuş gülmeyi, o da acısındandır.

   İnsanı en çok sevdiği öldürür ya aslında hepsi bundandır.

   Resmin çevirisi: Çünkü kimse beni senin kadar mutlu ve üzgün yapamaz. (Tam çevirisi için bir bilene okutup, üfletiniz.)

Sadece mutsuzsam...




Ve gözlerin gelir geçer içimden,
Su içerken,
Sen sokulurken akşam kızıllığına,
Ekmeği bölerken,
Yalnızsam, yıllar nasıl geçmişse aradan,
Unutmak kolay sanmışsa şarkılar,
Şiirler yalan yazmışsa ayrılığı,
Kör olsun sözlerim, unuttuysam adını,
An gibi aklımdasın...
An gibi aklımdasın...
Aklımdasın....

İbrahim Sadri
28 Ekim 2013

I love you and I miss you what else is there to say?

"Gerçek şu ki: seni özledim."

(Her zamanki gibi tam teçhizatlı bir çeviri için işin ehline bir danışınız.)

Özlemek de güzel şey diyenler var sahi ama ya içimdeki kimsesizlik hissini ne yapacağız?

Ya her sabah yatakta t-shirtlerine sarılmış uyandığım halde hissettiğim kaybolmuşluk hissi?

O yokken elmalı soda içemeyişim? Onun arabasına benzeyen bir tane gördüğümde içinde sanki ikimiz yanyana oturuyormuşuz gibi geçip gidişini seyredişim?

O yokken hayattan hiç keyif alamayışımı ne yapacağız??

Sen gittiğinden beri sevdiceğim bir kez olsun sabah yürürken gökyüzüne günaydın demedim. Sokak kedilerine selam vermedim.

Sen giderken bence bu şehri de yanına alıp gittin... Yoksa böyle yabancı davranır mıydı bana; seninle yürüdüğümüz yollar, o köşebaşı sokaklar, lahmacuncumuz, dürümcümüz..

Sen gittiğinde güzel olan herşeyde seninle birlikte gitti. Sanırım herşeyi güzel kılan sendin sevgilim. Yoksa doğup büyüdüğüm bu yere böyle bir gecede yabancılaşmış olmamı aklım almacayak.

Hatırla sevdiğim sana hep ne demiştim: "Bu şehir güzelse senin yüzünden.." Haklıymışım. Şimdi böylesine haklı olmanın getirdiği hüzün var içimde.. Yokluğunda tanıyamadığım bir şehir. Yokluğunda eksik hissettiğim bir benliğim var.. Sen yokken ne varsa içinde bir eksiklik var. Gelde tamamlanayım. Tamamlanalım artık...

Gel... 


Yazının şarkısı: Honorory Title - Far More
Başlıkta geçen söz şarkıdan alıntıdır.
Türkçe meali ise: Seni seviyorum ve seni özledim. Söylenecek başka ne var?
24 Ekim 2013

Günaydın Türkiye :)

   *Bu sabah gayet enerjik hissediyorum kendimi. Tabii aslında işe neredeyse yerlerde sürünerek gelmemi göz ardı etmeliyiz. Sevdiceğimin sesini duyduğumdan beri bahara gözlerimi açmış gibiyim. :) Ey aşk sen nelere kâdirsin...
   *Biraz kitap okumaya verdim kendimi o sebeplen pek sık gelip gitmiyorum buralara. Bazen de puzzle yapıyorum. İnsanının sinirini stresini almaya yaramıyor bence ama gayet güzel sinir edebiliyor. :) En azından beni oyalıyor ben ondan tercih ediyorum.. Bu arada A101'lerde puzzlarda indirim var ilgili olan varsa duyurulur. Şahsen ben almadım kalitesi nasıl bilmiyorum ama bi gidip bakın derim..
   *Sabahları rezene çayı içiyorum çoğunlukla ve gerçekten iyi geliyor. Poşet meyve çaylarının hepsinin tadı bana aynı geliyor. Ama rezene başka canım. :)
   *Bu arada şeker kullanmayı bıraktım. Çayı kahveyi şekersiz içiyorum. Eskiden büyük bir kupaya neredeyse 6 şeker attığımı bilenler şaşıracaktır. Ancak bir süre sonra şekersiz içmeye öyle alışıyorsunuz ki şekerli içilmiyor. Hem de sağlık açısından faydalı şekerim. Gerçi ben dişlerimi korumak için bırakmıştım ne yalan söyleyeyim. Ee milyon dolarlar veriyoruz ne de olsa dimi ama.. :(
   *Sıradaki görevim sevdiceğime sigarayı bıraktırmak. :)
   *Ayrıca İncirli'de kurulan pazara gitmenizi salık vereceğim sizlere. Şahsen ben bayram öncesi tanesi 5 TL'den 5 bluz alıp bayramı 25 TL'ye getirmiş adamım. :) Ayrıca metrobüsle İncirli durağında indikten sonra pazar yürüme 5 dakika bile sürmüyor, yani gidilebilir. :)
   *Şimdi işi çok savsakladım, gidip azıcık çalışayım bari. Hepinizi sevgiyle kucakladım. İyi bir iş günü olması dileğiyle Applesodaa ofisten bildirdi. :)


Not: Bugünün şarkısı da bu olsun.. :)


22 Ekim 2013

Bu gidişin dönüşü yokta ondan canım.. :)

  • Bu şarkıyı günü şarkısı olarak seçtim. Hepinize armağan ettim casperlarım.. :)
  • Yakınlarda sevdiceğim gelecek kavuşacağız diye mutlu mutlu musmutluyum.. :) Musmutlu diye bir kelime olmadığını elbet biliyorum şekerim ama mutluluktan patlamak üzereyimi betimlemek için kullandım gitti. Ay niye açıklama yapıyorsam aaa burası benim yerim, ben ne dersem o olur! 
  • Maddeli yazdığımdan konu biraz daldan dala şeklinde seyredecek idare ediverin gari. :)
  • Öncelikle "Güneşi Beklerken" izlediğim tek Türk dizisi. İdi. Artık izlemeyi düşünmüyorum. Türklüğün şanındandır illaki işleri iyice sarpa sardıralım. İzleyiciyi çıldırtalım da sonra sevenleri kavuşturalım olayına girdiler. Bende sıkıldım. Oysa ki şeytanın bacağını kıracaktım bende Türk dizisi izleyecektim ama olmadı olmadı olmadı... Benim sadık yarim Olivia Dunham'dır. :)
  • Sonra şu aşağıdaki reklama bir bakalım şekerlerim. Allah'ım bu Gülse Birsel'i nasıl Türk usulü pataklayarak sevmek istiyorum bir bilseniz. :) Bu ne kadar güzel bir reklamdır canım. :)


  • Bugün bir sevgi kelebeği halindeyim. Her cümlenin sonunda bir gülücük var fark ettiğiniz üzere. Bununda sebebi sanıyorum sabah sabah muhasebe departman sorumlusuna verip veriştirmemdir. Doldum artık ama napalım kısmet onaymış..

  • Bu yukarıdaki resim de benden tüm aşıklara gelsin..
  • Selamlar, saygılar. Herkese benden çay.. :)

7 Ekim 2013

Evim.net siparişi teslim etmeme konusunda çok net!!


   Evim.net sitesinden yaptığım nevresim alışverişimin sipariş tarihi 18.09.2013. Eylül bitti ekimin 7'si oldu hala bir yanıt yok siteden. Ama siteye çarşaf çarşaf üç gün içinde kargo yazmasını biliyorlar.

   Siparişim ne zaman teslim edilecek dediğimde aldığım yanıt:

  • Değerli Üyemiz,
    Konunun aciliyeti ilgili birime iletilmiştir

    Ürünleriniz önümüzdeki hafta içerisinde tarafınıza ulaştırılacaktır


    İlginize teşekkür ederiz.
    Saygılarımızla.
    Evim.net Müşteri Hizmetleri.
  • 27.09.2013 10:18:25

  O önümüzdeki hafta geldi geçti. Ne bir ses ne de haber gelmiyor senden durumundayız hala. Demem o ki paranızla rezil olmak istemiyorsanız asla ve asla bu siteden bir çöp dahi almayın.

   Hayır bende vazgeçeceğim istemiyorum alın nevresiminizi diyeceğim ama 226 TL'lik bir alışveriş benimki. Ki ben o parayı da sokakta bulmadım. 

   İade alayım bari diyorum onu da alamıyorum çünkü adamlar öyle komik ki teslim etmedikleri ürünün iadesini yapmıyorlar. Zaten teslim de etmiyorlar. Hoş teslim etseler bende iade etsem velev ki paramı iade edecekleri de meçhul. Yani çok organize bir dolandırıcılık örgütü ile karşı karşıyayız. Sakın ha benimle aynı hataya düşmeyin.

   Evim.net müşteriye eziyet etme konusunda çok net. Müşteriyi rezil etme konusunda da çok net. Ama siparişi teslim etmek çok şaibeli...  Ben artık olmayan bir ürünü satın aldığıma ikna olmuş durumdayım.. 

Güncel Not: Evim.net iade yapmaya karar verdi peşlerini bırakmayışımdan ötürü olsa gerek. Henüz iade gelmedi ama beklemekteyim.

Bir Patron Faciası.

   Bende bir patron var evlerden ırak dostlar.. Kadın beni bıktırdı, bezdirdi. Ben kimsenin arkasından kötü konuşmazdım artık ağzıma geleni sayıyorum ve kulaklar duysa kaldıramayacak cinsten. Hoş arkadan konuşmak da sayılmaz benimki. Zira tüm ofis kamelarla 7/24 gözetleniyor ve kanunda yasak olduğu belirtilen şekilde sesli kayıt alıyor kameralar. Açsın baksın izlesin hiç umurumda değil artık.

   Bugünkü olayımızda yine evlere şenlik. Sabah kendisi lütfedip gelmediğinden bir müşteri ile ben görüştüm. Kendisi henüz gelmedi dedim. Sonra da aradım sizi aradılar ben görüştüm diye. "Ne dedin?" müşteriye diye sorunca "Henüz gelmedi." dediğimi ilettim. Öyle mi denilirmiş. Toplantıda, ofis dışında, şurada, burada diyecekmişim. Gelmediği söylenmezmiş, millete neymiş gelip gelmemesinden.. E madem bunları bu kadar düşünecektin kalkıp geleydin. Madem öyle denmez geleydin de açıp sen konuşaydın müşteriyle.. Ben senin kişisel yalancın değilim! 

   Benden bu kadar anacım! Kaprisinden maprisinden ve hatta varlığından dahi bıktım. 
   BIKTIM! 
   Tez zamanda Allah seni bildiği gibi yapa.... Hadi gittim. 

   Dengesiz lanet melanet karı... Iyyh! 

Huzur dediğimiz şey illa ki tek bir yerde midir?

Şarkıyı çok sevdim çok beğendim.. 
Fakat sormadan geçemiciim canlarım. "Neden gitsem huzuru bulsam Ege'de."
Huzur bir orada mıdır? Şiddetle itiraz ediyorum. 
Ayrıca esefle kınıyorum Gripin'i ve zira şarkılarında Ege kullanan tüm sanatçıları da. 

Huzur içimde benim. Sevdiceğimde. Bazen gökyüzünde, denizde... Değil Ege'de.

Evet belki de Ege'yi sevmiyorumdur. Belki de takığımdır. Bilemeyiz.

Bunları sevdim...

Uyandım artık şimdi güne başlayalım. Arada beğendiğim hoşuma giden resimleri biriktirmiştim.
Şimdi onları sizlerle paylaşmak istiyorum.

Resim diyor ki: "Risk al: Eğer kazanırsan mutlu olacaksın, eğer kaybedersen ders alacaksın." 
Her zamanki gibi tam çeviri için işin doktoruna kadar bi gidip geliniz lütfen. :)

Bu resim ne anlatmaya çalışıyor bir fikrim yok ama ben buna bakınca aynen böyle boşlukta bir başıma hissediyorum kendimi. Yapayalnız ve sinirli.. Sinirliliğimin nedenini sonraki postlarda ifşa ederim..

Cemal Süreya candır. Bende nedensiz bu resmi sevdim..

La paz... Buraya gitmek istiyorum, öyle huzurlu görünüyor ki.. Sanki elimi uzatsam herşey birden bozulacakmış gibi bir havası var. 

demiş Turgut Uyar. İyi demiş.

Chocolata lasagna imiş. Ağzımı sulandırıyor bakmak bile. Bunu nerede bulabilirim biri konuya bir el atar mı please? yoksa oturup evde yapacağım. Çaresizim..

Söz zaten öyle anlamlı ki ne desem boş kalıyor. Sevdiceğim.. <3

Şahsen ben hiçte öyle düşünmüyorum, Lakin resim hoşuma gitti yine de. Şahsen ben yağmur gördüm mü fırtınaya yakalanmışım gibi kaçacak delik arıyorum..

Cevabı öğrenmek için alttaki resme geçelim lütfen..

Cevap bu şirin, tatlı mı tatlı şey tabii ki... O değilde bunun alnına bu şimşeği kim çizmiş küçük Potter bırakın beni yiyeceğim ben bunu... Allahımmm... :)

Karlı dağın yolları..


Bu resim cuma gününden. Cuma günü içimi sıcacık gülümsetmişti bu tatlı resim. O yazıyı oraya kim yazdıysa eline sağlık. :)

Son zamanlarda...

   Bu şirin şey gibi hissediyorum kendimi. Bakınca şirin ama ne mutlu ne mutsuz bıkkın sıkkın bir hali var.
   Son zamanlarda neler oldu oralardan konuşalım önce şekerler. Öncelikle tarihler 7 Eylül'ü gösterdiğinde sevdiceğimle biz söz verdik birbirimize. :) Sözlendik...
 
   Şimdi sevdiceğim uzaklarda. Bir süre uzunca bir süre birbirimizden ayrı kalacağız ama olsun. Ne diyordu şiir:

           "Güzel günler zorlu duraklardan geçer."
 
   Eninde sonunda yan yana olacağız beraber birlikte...
   Sizlere güzel haberleri vermek için gelmiştim ve biliyorum ki blogum bir süredir ihmal ediliyor tarafımdan. Yine de geldim. Bilenler bilir beni gelince bayağı bir kalıcıyımdır da..
   Hepinizi kocaman sevgiyle kucaklarım..


Search

About

Bendenizle ilgili bilgiler için "Kim Bu Kız" sayfasına gidiniz lütfen.