4 Eylül 2025

Uyum haftasına uyumlanamadım.

Selamlar canlarım,

Yine bir uyum haftasını daha çileden çıkarak tamamlamış bulunmaktayım. Okullar beni asla şaşırtmıyor. 

Normalde bir hafta olması gereken uyum haftasının bu sene iki gün, günde ikişer saat olmasına karar vermişler.

Ama tabii o iki saatlik uyum süresinin başlaması için bile gidip uzun süre okulda bekleyip perişan olmak gerekiyor. Kaderimizde varsa çekiyoruz napalım işte?..

Bizim sınıf öğretmenimiz okulumuza bu sene gelmiş, bu nedenle veliler arasında öğretmen hakkında herhangi bir dedikodu mevcut değil.

Velinin biri alenen şöyle dedi, "Hakkında hiçbirşey bilmiyoruz kadının, acayip sinirliyim." Şey diye düşündüm o an: "Hay Allah ya bize önceden cvsini falan gönderseydi keşke, değil mi?... Tövbe estağfurullah ya!" 

Okula mı daha çok sinirlensem yoksa muhatap olduğum şu "velilere" mi bilemiyorum henüz, zamanla karar veririm artık.

O arada kırtasiye alışverişini de ilk günden tamamlayınca, verilen listedekileri aldığımda bu seneki kırtasiye alışverişi çok insaflı çıktı diye düşünmüştüm, aynı günün akşamı Çınar suluğunu kırdı. 

Gittim yenisini almaya, 850 TL verdiğim suluğu yıkamak için açmıştım ki ne göreyim, içine bir sürpriz saklamışlar, içinden çıkan uyarıda "ters çevirince sızdırabilir" yazıyor. Kardeşim çoluk çocuğun eline vereceğiz bunu olay zaten sızdırmaması değil mi? 850 TL'ye sızdırmayan suluk da yapamıyorsanız bırakın canım bu işi! Allah Allah ya!

Nasıl? Temiz delirdim ama değil mi? 

Neyse artık...

Bu akşam kendi kişisel telefonumu elime aldım, dün bir oyun indirmiştim biraz oyalanayım, aklım dağılsın istedim. Bir de baktım ki oyunun yerinde yeller esiyor. Çınar'ın telefonda beş taneden fazla oyun bulundurmasına izin vermiyorum ve indirdiği yeni oyunlar oldukça eskilerini sildiriyorum. O da gün bugündür dedi heralde, intikam olarak oyunumu silmiş. 

Kaldım mı öyle ekranın karşısında. :)

Ay bu arada okul dışında birde "bu hafta" sinirime dokunan kuzenlerimden bahsetmek istiyorum size.

Kuzenlerimden birisi işsiz bir mühendis, işe girdiğinde de pek uzun süre kalamıyor girdiği işte, haliyle geliri de ailesinden tırtıkladığı kadar diyebiliriz. Yalnız kız bir geziyor bir geziyor, gerçekten aklım almıyor. Yahu biz paramız varken çıkamıyoruz şu şehirden, sen böyle işsiz güçsüz 81 ili mütemadiyen nasıl geziyorsun demek istesem de demedim. Muhatap olmaya gerek yok, sonra yine bana iş bul diye başlayacak. Şu hayatta en sevmediğim şey birilerini bir iş için önermek, kalsın ben almayayım.

Bir diğer kuzenime de okul tüm hafta değilmiş, gel de biraz çocuk bak demiştim. O da olur demişti, hatta hangi günler okul yok diye de sormuştu. Bende söyledim ama sonrasında bir ses çıkmadı, beni aramış bu akşam diyor ki: "Yarın geliyorum Çınar'a bakmaya." Bende dedim babasının işi yokmuş o alacak, takılacaklarmış. Bana diyor ki; "Eee ben gelecektim ya!" 

Eee ama şimdi gerçekten sövmeyeyim mi?! 

Dedim ki bende: "Ben nerden bileyim geleceğini, haber mi verdin bana? Sen söylemezsen; vahiy mi inecekti, malum mu olacaktı, içime mi doğacaktı bu bilgi?"

Bakın tarihe geçecek şöyle bir cevap verdi: "Aaa ben kendi içimde plan yapıp, karar vermiştim ama sana söylememişim demek ki."

Başka da bir sözüm yok.

Sonra diyorlar ki neden depresyondasın? Çıkıp da bu delilerle muhatap olacağıma kalıp kendi deliliğimle muhatap olurum daha iyi, en azından benim deliliğim mantık sınırları çerçevesinde varlığını sürdürüyor.

Vallahi yazarken yoruldum, yaşarken ki yorgunluğumu siz hesap edin artık...

Adios amigolar!

Herhangi bir veliyle karakolluk olmazsam kesin kısa zaman içinde geri gelirim.

Sevgiler,

Pek Gazlı Velisoda

Search

About

Bendenizle ilgili bilgiler için "Kim Bu Kız" sayfasına gidiniz lütfen.