19 Temmuz 2016

4 günde neler oldu?

"Dünyada seni koruyabilecek tek insan, senin insanlarındır."


Son dört gün içerisinde Türk Halkı tarihin akışını değiştirdi diyebiliriz.

Darbe haberleri ortaya çıktığında eşimle Tem Otoyolu'nda, Tuzla istikametine (eve) doğru gitmekteydik. Facebook üzerinden gördüklerime inanamamışken, radyolar darbe haberlerini son dakika olarak geçmeye başladılar.

Otoyol üzerinde Sabiha Gökçen ve Orhanlı çıkışları kapalıydı. 
Eve gidebilecek miyiz diye düşünürken, İstanbul'a girişlerin de kapatıldığını gördük.
Eve gelebildik nihayetinde, hararetle haberleri izlerken Cumhurbaşkanı sokaklara çıkın dedi. Sonrasında oturduğumuz sitede bir genç kız pencereye çıkarak şöyle dedi 
"Uyanın, devlet elden gidiyor. Siz böyle oturmaya devam mı edeceksiniz? Bugün evlerinde oturanlar, yarın sokaklara çıkamayacaklar." 
Bu sözler üzerine gaflet uykusundan uyanıp tüm site halkı sokaklara döküldük.

Mahalle halkının karakola siper olup, askerler gelirse bu karakola giremeyecekler 
dediklerine şahit olduk.

Eşim ve ben Tuzla sokaklarındayken, babam ve erkek kardeşim Boğaziçi Köprüsünde ateş altındaydı.
Eşimin arkadaşı Boğaziçi Köprüsünde yaralandı. Kurşun belini sıyırıp geçti.
Komşularımızın oğulları yaralandı. Kurşun birinin kalbinin üstünden geçti, 
diğerinin bacağını deldi geçti.

Eşi Atatürk Havalimanı'nda mahsur kalan kuzenim,
kızı ile beraber evde tekti ve bütün gece askeriye evlerinin etrafına bomba yağdırdı.

Arkadaşımın kardeşi Ankara'da Hava Kuvvetleri'nde zorunlu askerlik görevini yapmaktaydı. 
Sabaha kadar bombardıman altında kaldılar.

Kuleli'de öğrenciler sivil halka ateş açtı. 
Hepimizin adını bilmesekte sima olarak tanıdığımız bir genç vefat etti. 
Ve daha bir sürü şehit verdik... 
Arkadaşlarımız sabahlara kadar yaralılara yardım edip, kan revan içinde evlerine döndüler.

Bu sefer olay, uzaklarda patlayan bombalar değildi. Bu sefer savaş Suriye'de Irak'ta değildi. Bu sefer sadece haberlerde okumadık tüm bu olanları.

Ölenler arkadaşlarımızdı, tanıdıklarımızdı! Ateş altında kalanlar ailelerimizdi! Bombalar başımıza yağdı! Savaş bizim sokaklarımızdaydı!

Çok şükür ki bu millet alnının akı ile bu sınavı verdi. 
Şu dört günde çok şey gördük, çok şey yaşadık, hissettiklerimizden patlayacak kıvama geldik lakin unutmayacağımız, affetmeyeceğimiz insanlar var!

Bu milletin nasıl tek yürek olduğunu ölsek de unutmayacağız!

16 Temmuz günü sokaklara dökülüp kutlama yapan halk için 
"O kadar şehit var, millet kutlama yapıyor." diyen haysiyetsizleri unutmayacağız. 
Bu millet şehidini unutmadı ki, kutlanan el birliği ile kazanılan zaferin kutlamasıydı. 
Emin olun şehitlerimize bizim canımız sizden de çok yandı. 
Zaten ölenler bizim şehitlerimizdi, sizin değil! Asla değil, katiyen değil! 
Siz sokaklara çıkmaya korkarken sokaklara çıkıp canını verenler bizim şehitlerimizdi! 
Emir altında olduğu için ne yaptığını bilmediğinden ağlayan askerler, bizim askerlerimizdi. Asker üniforması içinde ortalığa dökülüp milleti katleden şerefsizler sizin olsun! 
Ölen polisler de bizimdi, sivil vatandaşlar da bizim! 
Sizin hiç bir şeyiniz yok! Olaylar olurken elini taşın altına koymayıp da hangi kuytu köşedeyseniz oraya geri dönün! 
Biz şehitlerimizi sokaklarımızdan, mahallelerimizden, ailelerimizden, gönlümüzden uğurladık.
Şehit bizim, zafer bizim! 
Size diyecek başka hiç bir şeyim yok.

Tüm yaşananların gerçekliği ortaya dökülmeden, askerle-polisi birbirine kırdırmak için
abuk subuk söylemler yayanları unutmayacağız!

Sayıları giderek artan şehit haberleri verilirken, "Askerimin bu hale düşeceğini göreceğime,
ölseydim." paylaşımlarında bulunanları unutmayacağız.
Masum askerlerimizi, ana kuzularımızı şehit verdik gönlümüz yandı!
Asker görünümlü, soysuzlara acımadık, acımayacağız!
Bu paylaşımların sahiplerine sözüm "Bunca şehit verilmeseydi, bu zafer kazanılmasaydı."
O zaman sizin ertesi günkü haliniz ne olacaktı?
Evden oturup sallaması kolay, sizin ananızı ağlatırdı o arkasında durduğunuz soysuzlar!
Lafını bilin, haddinizi bilin!

O gün olaylar olurken sokaklara dökülen, vatanını savunan ünlüler vardı.
Hatırlayacağız onları. (Sayıları ne kadar da azdı.)

Tüm olaylar yaşanıp, bittikten sonra.
"Çok acı günler geçirdik. Birlik olalım, ayrılmayalım." diye geçti Bor'un pazarı
sür eşeği Niğde'ye atasözünün hakkını göğsünü gere gere veren ünlüler vardı.
Unutmayalım unutturmayalım.

Bundan sonra uyumayalım ey halkım,
tüm dünya Türk'ün gücünü gördü!

Sağlıcakla!

Not: Sayfa başında yer alan cümle alıntıdır. Lakin nerede gördüm de, not ettim hatırlamıyorum.

0 yorum:

Yorum Gönder

Search

About

Bendenizle ilgili bilgiler için "Kim Bu Kız" sayfasına gidiniz lütfen.