2 Aralık 2022

BKK Kasım 2022 Okuma Raporu

Hello tatlımlar,

BKK olarak Kasım ayını da başarıyla geride bıraktık. -Buraya alkış efekti gelecek. 👏👏 - Bu ayın kitabı hakkındaki genel kanım "beğendik mi beğendik ama bir sor bakalım niye beğendik"...

Şimdiye kadar seçilen kitaplar arasında en kolay okuyabildiğim kitaptı diyebilirim. Ama bence aralıkta herşey çok güzel olacak.

Neden?

Çünkü kitabı ben seçtim. :)

Güncel olarak BKK üyelerinin Babalar ve Oğullar hakkındaki yorumları aşağıdaki gibidir:
En kapsamlı inceleme yazısını görmek için Kaplan Diary'ye, alıntılarda ne var diye merak ediyorsanız Yüreğimin İklimi'ne, kitabı en hızlı şekilde okuyan arkadaşımıza bir alkış bırakmak için de Oytunla Hayat'a gidebilirsiniz.

Gelelim şahsi fikirlerime. şimdiye kadar okuduğum en kolay okunan Rus Klasiği idi diyebilirim. Yormadan yorulmadan bir de baktım ki sona gelmişim.

İki hafta oldu bitireli hala üzerinde düşünüyorum ama aşırı da sevemedim. Evet bir klasik olarak güzeldi, anlatmaya çalıştığı bir derdi de vardı. Ama sanki kitabın finali kitap boyunca anlatmaya çalıştığı şeyin tam tersini gösteriyordu.

Bazarov karakterini dar görüşlü, sığ ve itici buldum. Tamam beni linçlemeyin şimdi de sevmedim ne yapayım. :) Birbiri ile yaşamı kesişen insanlar arasında bir kaç hikaye okuduk aslında, benim en çok ilgimi çeken amcanın hikayesiydi ancak ona da kapsamlı bir şekilde yer verilmemişti.

En sevdiğim karakter Bazarov karakterinin babasıydı. Gerçekten çok iyi bir şekilde yazılmıştı, çok gerçekçiydi.

Kitap iyi hoş olsa da vallahi üzerine yazacak birşey bulamıyorum. Okuyun da demiyorum okumayın da demiyorum. Vay ben illa bir Rus Klasiği okuyacağım derseniz burdan başlayın diyebilirim sadece.

Birde yahu bu Rusların isimlendirme sevdası ne olacak? Vallahi okurken çetele tuttum, kim kimdi aklımda kalsın diye. Aynı adama da üç farklı isimle seslenmezsin be kardeşim...

Aralıkta bizzat bendeniz önderliğinde "Algernon'a Çiçekler" ile buluşalım.

Sözüm bitti, gidiyorum.
Çüs.

47 yorum:

  1. Kolay olumuşsan da sana çok hitap etmemiş demek ki. :)) Olsun, ben de her şeyi sevemiyorum, sevdim mi de tam severim. :)) Sen hangi kitabı seçmiştin?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Ben Algernon'a Çiçekler'i seçtim, oldukça umutluyum. Evet güzeldi ama bayılmadım da.

      Sil
  2. Babalar ve Oğullar hâlâ okumadığım eserlerden. Arada sırada bazı kitaplarda sevilmeyen karakterler de oluyor.
    Algernon’a Çiçekler’i eskiden okumuştum. Geçtiğimiz günlerde gözüm kitaplıkta ona takılmıştı. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Babalar ve Oğullar kolay okunan bir kitaptı o sebeple tavsiye edebilirim. :) Algernon'a Çiçekler için umutluyum bakalım. :)

      Sil
  3. Zaman ne çabuk geçiyor böyle yahu. Umarım herkes için keyifli bir okuma tecrübesi olmuştur, çok iyi ilerliyorsunuz bence. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okurken keyif aldım bıktırmadan finale getirdi kitap beni, bu kısım güzeldi. :)

      Sil
  4. Aslında merak ettiğim bir kitaptı ama sanki artık merak etmemeye başladım:)))

    YanıtlaSil
  5. Helee ben okumamışam🙈🙈🙈🙈

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :D Ahahah hele niyeee diye sormak istedim. Olsun canım aralıkta beni yalnız bırakma ama lütfeeeen.

      Sil
    2. Olur bırakmam🤣 tam bir melek imdir :)))

      Sil
  6. en sevdiğim rus klasiklerinde top 10'da :) işteeee bazarov a gıcık olman o karakterin çok iyi çizildiğini gösteriyor. julien sorel gibi :) kırmızı ve siyah taki :) unutmazsın artık bazarovu :) eh nihilist yani iyi bişe değil tabiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen Bazarov'u unutmam ama sevmediğimden değil de sevdiğimden hatırımda kalsaydı keşke. :D Efenim ben bilmem öyle nihilistçilik felan filan adam gibi dertlerle gelsinler bana. :D

      Sil
    2. İlkay bence sen bunu okuyunca Bazarov'a da bir mektup yazarsın. :)

      Sil
  7. Rus klasikleri kesinlikle çok özel , karakterler çok ilginçti ve çok güzel işlenmişti ama genel olarak bana hitap etmedi diyebilirim, eline sağlık:) gelecek ay görüşmek üzere:)

    YanıtlaSil
  8. Yazının sonunda bir kahkaha attım :) Sen çok yaşa emi.
    Bir karakterin iki üç ismi birden olur mu Allah aşkına. Bu arada ben bir siteye üye oldum. Babalar ve Oğullar kitabının pdf'sini indirdim yaklaşık 40 sayfasını okudum. Biraz daha ilerleyebilir miyim diye yorum yazmadım ama cumartesi pazarımı oğlanı bir havuza kaydettirebilir miyim hevesiyle harcadım. Bireysel ilgi gerektirdiği için Ümraniye'ye havale ettiler bizi. Ümraniye'ye giden kestirme yolları keşfedemezsem işimiz zor. Bu arada havuzda minik oğlan çocukları da vardı.
    Babalar ve Oğullar kitabını sevdim ben. Akıcı ve
    sıkılmadan okuyorum. En son amcanın geçmişini öğrendim. Bazarov'a gelince daha ilk tanıştığım an içime bir sinir oturdu ona karşı. Kitabın devamında fikrim değişebilir umudu taşıyordum ama bu pek mümkün olmayacak galiba...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence Bazarov'a sinirin geçmeyecek. :D Bazarov insanları sinir etmek amacıyla yazılmış bir karakter adam aşıkken bile sinir edebiliyor insanı. :D Amaçsız bir karakter.
      Ümraniye bize çok yakın hangi havuzmuş o çocukları havuzda buluşturup da oturup çay kahve falan içermişiz havuzkenarında. :) Dön bana bekliyorum bak.

      Sil
    2. Bazarov'u aşıkken düşünemiyorum adam nihilist, kıza yazık olur... Ümraniye'de ibb'in engellilere özel bir yeri varmış. Hidroterapi uyguluyorlarmış orada. Bahar yaza dönerken ki zamanlarda oraya başvurmayı düşünüyorum. Havuz kenarında da çay kahve içmek harika olur kii :))

      Sil
    3. Üsküdar'ın da Engelsiz Yaşam Merkezi var, hatta orda çalışan arkadaşım var. Ama onlarda hidroterapi var mı bilemedim, soracağım. :)

      Sil

    4. Sordum varmış hidroterapi Üsküdar'da. :) Arkadaşım da orda çalışıyor aklına takılan bişiyler olursa sorarız.

      Sil
  9. Rus klasiklerini severim. Bu konuda Deep'e katılıyorum fakat bir dakika Deep neredeyse her şeyi seviyor değil mi? Ama dedikleri doğru, Bazarov farklı bir karakter, akılda kalıcı.
    Bazarov nihilist başladığı hayatı romantik bir şekilde bitirmiş, bu yönüyle bir tezat durum var. Yazar bunun böyle olmasını mı istemiş, yoksa dönemin baskıcı rejimi şu kitabına doğru dürüst bir son hazırla ki gençler nihilizmden soğusun mu demiş bilemiyorum. Evet, özellikle büyüklerine ve çevresine karşı kaba davranışlarda bulunması eleştirilebilir. Bana daha da ilginç gelen hem Arkadi'nin hem de Bazarov'un çocuklarına karşı yumuşak tavırları! Hiçbiri de gençlere karşı çıkmıyor doğru dürüst. En karşı duranı Pavel fakat o da Bazarov karşısında kendini komik duruma düşürüyor.
    Klasikler bir başka:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla Deep sevdiklerini ön plana çıkararak yaşayan birisi bence çünkü sevmediklerini pek dile getirmiyor. :)
      Bazarov farklı ve akılda kalıcı kesinlikle bu kısma katılıyorum ama o kadar gıcık bir karakterdi ki benim aklıma sırf bu yüzden yer etti, sevdiğimden değil bunu kitabı okumayanlar da görsün diye şuraya yazayım yine de. :D
      Bu ikisinin karşı çıkmayışının altında dönemin durumu yatıyor yine bence, eskilerin bildikleri bir anda geçerliliğini yitirmiş yeni nesil gençlerin küçümser tavrını da onların birşey bildiğine yoruyorlar bu da pasif kalmalarına sebep oluyor.
      Pavel karakterinin baştan karşı çıkıp sonrasında handiyse dost olması da düşündürücüydü.

      Sil
  10. Babalar ve Oğullar'ı Deep'in yorumundan sonra okursun diye düşünüyorum. Algernon'a Çiçekler'i aralıkta okursan gel konuk katılımcı ol bize. :)

    YanıtlaSil
  11. Babalar ve Oğullar kitabından sıkılırım gibi hissediyorum, bilemedim:) Algernon'a Çiçekler merak ettiğim kitaplardan, yorumunuzu bekleyeceğim:))) Keyifli okumalar dilerim:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Babalar ve Oğullar'dan bence sıkılmazsın gerçekten çok akıcıydı. Algernon'a Çiçekler'e bugün başlıyorum inş. :D

      Sil
  12. insanın hayatında bir takım "küçük imtihanlar" olur hani misal benim için galoş giymek (giyene kadar ölürüm), beden dersinde sandık üstünde takla atmak, eskihisar ile topçula'rın hangi yakada olduğunu bilmek gibi rus klasikleri de ayrı sınav ve mücadele alanı olmuştur.
    itiraf ediyorum; bitirebildiğim, ilgimi sonuna kadar ayık tutabildiğim tek klasik, suç ve ceza olmuştur. lakin budala'sından karamazov biraderler'e, vadideki zambak'tan ekmeğimi kazanırken'e hep eziyet olduk birbirimize maalesef. ama ara ara azimle devam ediyorum okumaya. beden dersleri geçmişte kaldı, galoş giymede bayağı bir mesafe kat ettim, klasiklerde de bu çetin sınavı vereceğimi düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eskiden hiç keyif almadığım klasiklerden şimdilerde bir miktar keyif alır oldum. Benim için de eskiden bir nevi imtihandı, balık yağı içmek gibi. Ama zaman işte kimlere neler yapmıyor ki bana da oldu bir haller. :D

      Sil
  13. Bu tarz eserleri yer yer sıkılsam da okumak hoşuma gidiyor:)

    YanıtlaSil
  14. Çok güzel bir kitap seçimi olmuş açıkçası. Şimdiden keyifli okumalar dilerim. Kitap okuma kulübü mü peki? Kaçırmışım galiba. 😥😅

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Evet eylülde başlamıştık, her ay farklı bir blog sahibi kitap seçiyor ve katılımcılar da okuyup yorumluyor.

      Sil
  15. ben de okudum ama ne zaman yayınlamam gerektiğini bilemedim, senin yayınladığın tarihlerde de bloğa giremedim :) Neyse geç olsun da diyelim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynı ayın sonunda veya öbür ayın başında yayınlayabilirsin, yayın girmek için beni beklemene gerek yok. İlk yayını hep Kaplan Diary giriyor genelde. :D

      Sil
  16. Bu arada okuma listesini senden kopyaladım, intihal davası açman değel mi;)

    YanıtlaSil
  17. Kibar bir yan çiziş olduğundan üzmedi valla. :)

    YanıtlaSil
  18. Ben bazarov'u sevdim. Felek ona neler etti de çizgisini bozmak zorunda kaldı. Rus isimleri konusunda ben de dertliyim. Mantığıni anlamadan göçüp gideceğim bu dünyadan:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazarov'u sevemedim nedense... Ay bu Rus isimleri ya kangren ediyorlar insanı. :D

      Sil
  19. Bu etkinliğe baştan katılamadığıma hep pişmanlık duydum. Oysa tam bana göre bir uğraş olabilirdi. Baştan başlamayınca da hep yarım kalacak gibi geliyor.
    Lisede iken okuduğum bir romandı. O yıllar çok hızlı bir okuyucuydum. Artık daha kısa romanları ya da öyküleri tercih ediyorum. Ama çok fazla etkilenmemişim ki Suç ve Ceza'daki bazı konuşmaları bile hatırlarken bu kitap bende çok iz bırakmamış. Sayenizde geriye dönüşler yaptım.
    Bu arada söylemek isterim; Bloğunuzu keyifle dolaştım, şiirleri zevkle okudum. Teşekkürler, zevkli bir ev sahibinin evini dolaşan konuk gibiydim.
    Sevgiyle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu etkinlik için bir final tarihi yok o yüzden bence ne zaman isterseniz dahil olabilirsiniz. Okuma listesinde olan kitaplar elinizde varsa ilgili ayda dahil olabilirsiniz. :)

      Suç ve Ceza'yı ben henüz okumadım kısmetse inşallah bir kaç seneye okurum diye düşünüyorum. Bu kitabı sevdim ama unutması kolay bir eser de olabilir.

      Blogum hakkındaki düşünceleriniz için çok sevindim. :)

      Sil
  20. Mart ayı kitabı veba gecelerini okuyan var mı ki🤔 kitabın sahibi blogda da bulamadım ve bu ay sıra bende veee sınav zamanlarına denk geldi iki hafta boyunca kızımın sınav zamanı,benim vizeler,öğrencilerin on beş gün boyunca sınavkarı ayrıca kızın msü sü,benim ingilizce sınavım ALES çalış derken delirmeğeem geldi🤪 drakulayı ne ara okuycam bi de hastayım dohtor doohtor geziyorum Yüce Tengrim acısın🤲😁😬😂

    YanıtlaSil

Search

About

Bendenizle ilgili bilgiler için "Kim Bu Kız" sayfasına gidiniz lütfen.