10 Eylül 2015

İnanmak istiyorum...


Şu sıralar ruhumdaki yorgunluğu bir görseniz değme şairlere taş çıkartır bir
bunalım halindeyim...

Evlenmeye karar vererek iyi bir şey mi yaptım?? Hiç bilmiyorum.

Kafamda her gün deli sorular...

Evlilik işlerinin bu kadar zor olacağını bilseydim hiç kalkışmayabilirdim.
Müstakbel kocam da zaten sık sık "Bir daha dünyaya gelsem, kesinlikle evlenmem!"
diyerek yaşadığı sıkıntıyı stresi ortaya koyuyor.

Gerçekten çok zor!

Peki neden bu kadar zor?

Çünkü bizim ailelerimiz var! İstekleri hiç bitmeyen, sırf karşı taraf istiyor diye
onun istediğini beğenmeyen. Herşeye kusur bulan... Kimisi hiç ilgilenmeyen, kimisi
çok ama çok fazla ilgilenen... Her konuda görüş belirten! Sorulmadığı halde sürekli kendi fikrini
dikte etmeye çalışan...

Herkesi mutlu etmenin mümkün olmadığı bu düğün telaşında olan en çok gelin ve damada
oluyor. Daha düğün gününü göremeden, dünya evine giremeden birbirlerine giriyorlar.
Haftada en az üç tartışma olağan karşılanıyor.

Her iki tarafın birbirine olan sevgisi ve tahammülünün sonuna kadar sınandığı kanısındayım.
Gelin ve damat bu günleri atlatabilirse ne âlâ...
Ola ki atlatamazsa en fazla üç yılın sonunda aile mahkemesi...

Ne olurdu acaba, herkesin istediği değilde bizim istediğimiz olsaydı diye düşünüyorum
sıklıkla. Güle oynaya bu süreci atlatmak mümkün olur muydu?

Onu da bilmiyorum.
Herkesle savaşmaktan öyle yoruldum ki...
Düğüne son 11 gün kala canımdan bezmiş durumdayım.

Bu süreçte herkesten çok sevdiğimle ikimizin, en çok birbirmizi incittiğini de belirtmem lazım.
Sonuçta insan hep en sevdiğinden çıkarıyor sinirini.

Evliliğe giden yolda, evlilikle ilgili maddi-manevi herşeyin artık 
çarpıtıldığını, her iki tarafın birbiriyle savaşa girmesi için muhtemel zemin üzerine tuzak olarak
yerleştirildiklerini gördüm.

Mutlu olsunlar,
bize bir tek onların mutluluğu yeter,
onlar iyi olsunlar da gerisi önemli değil diyenler...
En çok onlar incittiler!

Ve umursamazlığın nasıl can yakabileceğini de gördüm.
Belirtmeliyim ki gerçekten çok acıtıyor. Feci halde...

Evlilik yolunda geçirdiğim şu on ayda en çok söylediğim cümle;
"Katil olacağım en sonunda, dünya evine giremeden ceza evine gireceğim!"
oldu.

Konuyu kısa ve net olarak özetlemiştir sanıyorum.

İçimi dökecek buradan başka bir yer de kalmadı.
Ne yana dönsem anlatamayacağım bir insan daha çıkıyor.

Applesoda sıkıntıyla sundu.

Esen kalın.

Not: Resim diyor ki; "Herşey yoluna girecek belki bugün değil ama sonunda!". Tüm kalbimle
canı gönülden inanmak istiyorum.

İnanmaya ihtiyacım var.

0 yorum:

Yorum Gönder

Search

About

Bendenizle ilgili bilgiler için "Kim Bu Kız" sayfasına gidiniz lütfen.