Selam iki gözümün çiçekleri,
İnanmazsınız ama şıp diye geri geldim. :) Yaz dediler arkadaşlar, yazacağım; buralardaysanız okursunuz diye umuyorum.
* Yeni işimin en komik tarafı, ekiptekilerin de nispeten yeni olması sebebiyle kimsenin birşey bilmiyor oluşuydu. Hakikaten bu nasıl olabilir? Birisi ayrıldığında bütün bilgiyi de yanında götürüyor. Bilgiyi portallara değil canlı hafızalara saklamayı tercih eden bir şirketim var. Bakayım... Canım şirketim ya. Neyse....
* Sonra işte tası tarağı toplayıp bir başıma İngiliz Merve'yi görmeye gittim. Tesadüfün de böylesi Melike'nin şirketi tam aynı tarihlerde Melike'yi test için İngiltere'nin başka bir kasabasına gönderdi. Melikecim araba kiraladığı için fellik fellik gezdik tabisi. Bu kısımda macera çok ben size bilahare detaylı bir post atacağım, hem eminim ki İngiliz Merve'yi de özlemişsinizdir. :)
* İngiltere'den döndükten bir ay on gün sonra dokuz günlük bir iş seyahati için Dubai'deydim. Geldikten iki hafta sonra yine gitmem gerekti. Daha da yeni geldim bakın, elimin kiri ayağımın tozuyla bir haftayı doldurmadım henüz.
* Dokuz günlük seyahatte kalabalık bir ekip olarak oradaydık ve hoş olmayan şeyler yaşandı. Türkçe bilmeyen bir ekip arkadaşımızın yanında ısrarla Türkçe konuşanlar mı dersiniz, yahut ipinden salınmış başı boşlar gibi her gece bir yere "akmak" isteyen tipler mi dersiniz... Bir de onlara katılmayınca ayrık otu muamelesi görüyor olmak da cabası. "Kardeşim ben çocuklu insanım, odada bomboş oturup tavanı seyretmek bile benim için ne büyük bir lüks, ben sizin boş muhabbetlerinize katılmak zorunda mıyım?!" diye böğürmek istesem de kibarca ifade etmek zorunda kaldım, neticede hepimiz profesyoneliz değil mi?
* Ay ayrıca da anlamıyorum yani, nerde akşam orda sabah bu hayatın nesi güzel? Ben İstanbul'da da istediğim her yere gidiyorum, böyle deli danalar gibi ortalıkta perişan olmak isteğim yok benim. Ayrıca da elit bir insanım ya valla, çekemiyorum bunları gerçekten.
* Son olarak yeni ekip arkadaşım da benle aynı kafada olduğu için genellikle milletle muhatap olmak zorunda kalmadan ayrık otları olarak kaçmayı başardık, bakın bu kısım valla çok iyiydi.
* Bavul hazırlamaktan ne kadar nefret ettiğimi bilirsiniz, hala şunu bir iş koluna dönüştürmeyen girişimcilere de gıcıklanıyorum. Bir el atın be! Nedir yani? Bavulu sürekli doldur boşalt yapmak çok zor azizim. Ayrıca her iş seyahatimde evdekileri de bir yere postalamam gerekiyor.
* Bakın size söylemeyi unutmuşum, annemler artık memleketlerine göçtüler ocak ayı sonu itibariyle. Artık İstanbul'da çekirdek ailemle yalnızız. Yedi senelik yemek pişirmeden rahatlık içinde yaşadığım o saltanat sona erdi.
* Sabah koştur koştur çocuğu okula bırak, arada çalış, akşam hoop git geri al. Eve gel yemek falan derken, mabadımı yere koyduğum an sayısı inanın ki pek sınırlıydı bu hafta. Bakalım ya hayatta kalacağım, ya da ne olacak bende bilmiyorum.
* Siz en iyisi bana biraz dua ve güzel niyetlerinizden yollayın. Bir miktar zordayım.
Akşam akşam bayağı da güzel içimi döktüm, açıldım, ferahladım.
Kendinize iyi bakın, İngiltere güncellemeleri ile geri geleceğim.
Öperim gözlerinizden.
Applesoda.
Not: Fotoğraf İngiltere köylerinden Bibury'nin genel manzarası, ya ben ya Melike çekti, hiç emin değilim. :)
Gene yoğunmuşsun Allah kolaylık versin. :) Ben zorunlu olmadıkça evden çıkmıyorum, bir sürü garip insanı kafam götürmez hiç. :)
YanıtlaSilBende evde duramıyorum bu aralar...
SilEvde durunca da daralıyorum yalan söylemem ama sürekli iş seyahati de ayrı bir zor.
Valla ben okurum, işim yazının tadını çıkarmak, ötesi beni alakadar etmez. Güzeldi valla, şu kara günleri aydınlattı, gülümsetti. Rabbim de seni hep gülümsetsin:)
YanıtlaSilYaaa ne güzelsiniz... Ağladım ağlayacağım, keşke şu karanlık günlerde daha çok yazsaydım. ❤︎
SilSeni okumayı özlemişim inan :)
YanıtlaSil:) Şu yorumları görmek o kadar iyi geldi ki... En kısa sürede bende bir blog turuna çıkacağım. ❤︎
SilSizi özlemişim :) Bol şans <3
YanıtlaSilBende sizi çok özledim İlkaycım. ❤︎
SilÖzeldim,yeni posta gözlüyorum,dua ediyorum..
YanıtlaSil❤︎ Motivasyonu öyle bir bulmuşum ki hemen yeni yazı gönderiyorum.
Sildubai köyleri de böyle miiii :) hayat da sana zooor :)
YanıtlaSilAhahsha, Dubai de hiç köy görmedim ki, şehir merkezinden öteye gidemedim.
SilHahahaha mabadını yere koyamamak ne demek o kadar iyi anlıyorum ki... Bizimkiler hep uzaktalar ve zamanla alışılıyor gibi gibi 🤣🤣
YanıtlaSil🤣 Zamanla alışılıyor mu dersin, benim hiç umudum yok bacım.
Sil