28 Nisan 2011

....ımmmmmm


  • Başlık bulamadım yazıya zaten kimin umurunda ki? Benim değil. Senin?
  • Kimse kimseyi tanıyamazmış aslında bunu anlıyoruz biz bugünlerde. Herkes öyle güzel değişiyor ki.. Diyor ya şair; geri döndüğünüzde bulacağınız kişi giderken bıraktığınız kişi olmayacaktır asla. Geri dönmeye gerek bile kalmıyor bazen. Kimse kalmıyor geride çünkü.. Hiç kimse!
  • Resimdeki fotoğraf konuyla alakalı değil. Ödüllü bir fotoğrafmış kendisi. Gördüm beğendim aldım koydum bakın tamam mı şekerler. .D
  • Gerçi yazdığım şeyin bi konusu olduğunu sanmıyorum. Zaten maddeler halinde yazdığım için daldan dala metoduyla takılıyoruz bugün. Kapiş? Evet, anladın biliyorum canım. .p
  • Elif hanım tatilin keyfini çıkarıyor bende ona eşlik ediyorum. Bugün alışveriş yaptık. Bu işi tek başıma yapınca seviyorum tamam ama işin içine başka insanlar da karışınca tam anlamıyla işkence oluyormuş.. .s 3 oldu ama anladım yani he. 
  • Evde takılmanın keyfi de bi ayrı güzel oluyo canım açıyorum netten Gossip Girl'i bi fincan kahve, tak kulaklığı da ohh dünya bana güzel. :))
  • Şimdi gelelim işin laf sokma kısmına.. Öyle üzerime geliyorsunuz ve öyle karışık hallerdeyim ki.. Yapmayın hiçbirinizi istemiyorum.

Günün sözüsü: Öyle içtenki yüreğimin en derinindeki yerin  `Çıkarı yok Çıkası yok Çıkarasım yok!
Sözü Can baba söylemiş. Adam bu işi biliyo ya. Gerisi teferruat dostlar..

Günün şiirisi: Ben, gönlü temiz insana kurban olayım 
                        Gezsin başım üstünde benim, hoş tutayım 
                        Ham insanı al karşına, söylet azıcık, 
                        Dön, sonra cehennem ne imiş, gel sorayım
Ömer HAYYAM

                                                                          Bye Byee .)
                                                                         -sassy girl-


27 Nisan 2011

we're...

  • Evet biz eve geldik demiştim zaten. Home my sweet home. .D
  • Elif hanım da bize geldi. She is my guest yani canlarım. :) İyi davranmaya çalışıyorum ama saçımı düzleştirir misin diye sorduğu o an bütün iyi niyetimi kaybetmiş olabilirim. :)
  • Bugün Çengelköy sahillerini talan ettik! Geldiğimden beri her gün bi yere gidiyorum evde oturmayı özleyeceğim kimin aklına gelirdi ki. :)
  • Benim antika teyzem 49 yaşında ehliyet almıştı yetmedi şimdi de araba almış. :) Bizi tüm iyi niyetiyle gezmeye davet etti dün akşam. Elif hayatının en büyük korkusunu yaşadı diyebilirim. :D
  • Yine de her şey güzel gibi...

Sevgilerle
sassy girl and million dolars php book

P.S: Anlayan anladı canlar no problem. Exxo!!
23 Nisan 2011

yoruldum...

  • Uzun bir aradan sonra ben yine geri geldim... Blogumu mahkeme kararıyla engellediler ya kaçtı gitti bütün yazma hevesim. Bi kaç şiir ekledim ısınırım belki diye ama bu akşama kısmetmiş işte sevgili okurlarım. -Sahi okuyan var mı??-
  • Neyse dostlarım uzun lafın kısası geldim evime İstanbul'dayım işte. Ama sanki ne gelebildim ne de orda kalabildim. Ruhum sıkıştı kaldı bi yerlerde bende bilmiyorum valla nerede? Dönüş yolunda arayıp buluvercem artık. Ya da öyle olmasını umuyorum diyelim.
  • Bazen bazı şeyler çok ağır geliyormuş insana. Taşıyamayacağımdan fazla yükleniyorsun bana hayat! Bu işin sonunda ya sen ya da ben? Bakalım kısmet kimeyse artık!
  • Herkesten azıcık bıktım, usandım! Hatta azıcık değil bayağı bayağı bıktım! İnsanların gereksiz kaprislerinden, kendilerini olmadıkları halde bir şey sanmalarından, dev aynalarına bakıp da ortalarda dolanmalarından! İnsan olun azıcık yahu!! 
  • Öyle bir yorgunluk var ki üzerimde biri beni sarsıp da kendine gel artık desin ne olur..
  • Ayrıca bu kızların alışveriş işi hiç de iyi bişey değilmiş isteğim dışında sürüklenince anladım. Gerekli gereksiz ne varsa alıyoruz. Bişey de beğenmiyoruz. Kız milletiyiz işte biz ya.. Allahım sen bizlere akıl ver yarabbim...
  • Üsküdar-Kadıköy hattında çalışan dolmuş şoförü bey amca neden bu kadar sinirlisin ki sanki he? Bende sinirliyim ama sana sarmıyorum dimi! Sende yolcularına sarıp durma rahat bırak insanları yahu bindiklerine bineceklerine pişman oldular!! -He diyorsun ki sen sanki o adam okuyo bunu şimdi demi?? O okumuyo ama sen okuyosun o sinirli amcaya yarın bi gün denk gelirsen selamı vardı dersin hadi naş!!-
  • Evimizin dış cephesinde çalışırken uydu antenimizin kablosunu kesen işçiler size sesleniyorum! Yarın sakın gelmeyin buraya iskelenizden aşağı su dökmezsem bende hıh!!
  • Hepinize hayırlı akşamlar diliyorum. Yeni yazılarımla gelirim bi ara inşaallah bana güven olmaz beklemeyin siz...
P.S: Bu akşamın şarkısı Karmate grubundan 'Nayino' zahmet edip de yazılarımı okuyan herkese gelsin.. :)
20 Nisan 2011

...


Ben, seni; adını bilmeden sevdim. Ve, “var”lığınla gülüşünü...
Ben seni, yaşını bilmeden, gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ve, “yar”lığa süzülüşünü.

Ben seni, sesini duymadan sevdim...
Ve duymadan nefesini.
Ben seni adını bilmeden sevdim...
Ama; sevdim!..

Üşüyüşünü sevdim...
Üşüyüşünü sevdim onüçüncü ayın ilk günü;
“Gel, ısıt” deyişini!..
Bekleyişini sevdim beşinci mevsimin gün bitimlerinde, bilerek gelmeyeceğimi...
Akşam alacalarının gönlüne yürüyüşünü sevdim...
Ve, kıpırtısız, karanlığa gömülüşünü sevdim.
Bir de;
“Gel, ışıt” deyişini!..

Ben seni, adını bilmeden sevdim.
İhtiyacım... Cevabım...
İsimler koydum sana; bahar yelim, çiçek tarlam...
Gökkuşağım, ışığım... Kuşkanadım, pembe rüyam, çiy tanem...
Seni, adını bilmeden sevince öğrendim;
Seni sevmek için gerekmiyordu ismini bilmem...
...Sevdim işte!

Ve hatta öğrenmeye korkarken, bilmeye kıyamazken seni...
...seni sevdim.
Seni sevdim.

İçime salıncaklar kurdum gönlümün ipleriyle...
Oturdun, sallayamadım; dokunurum diye korkumdan!
Dolaştın boynuma bir sarmaşık gibi; okşayamadım.
...Koklayamadım!
Dalgalarını taramamış olan parmaklarım yabancı saçlarına...
Ve hâlâ bilmiyorum, gözlerin ne renk?.. Hangi yıldızlar mahpus içinde?

Ve ben sana hâlâ seni sevdiğimi söyleyemedim!..
Ama ben seni; adını bilmeden, yaşını bilmeden...
Yüzünü bilmeden, sesini bilmeden...
seni bilmeden sevdim.
Seni, “bilmeden” sevdim!
Senin olmadığın ve benim olmadığım bir sokaktaki köşebaşında çarpıştı duygularımız!
Döküldü içindekiler ve döküldü içimdekiler...
Sen yoktun orda ve ben de yoktum;
Ama sevda vardı!

Ve, ben; seni adını bilmeden sevdim...


-Muammer ERKUL-




SassyGirl'in Notusu: Bu şiiri feysbukta gezerken buldum. Hoşuma gidiverince paylaşmak istedim. Google amcada yaptığım aramalar sonucunda bir çok şair adı buldum. Ancak Muammer Bey'de karar kıldım. Sebebini sorma canım bilmiyorum aaa... Yani velhasıl-ı kelam başka yerde başka bir şair adıylan bu şiire rastlarsanız bana yalancı demeyin.. :) İyi geceler dilerim..  

 Bozkır/Konya 
  Sevgi Saygı ver Hörmetlerimle

P.S: Bende biliyorum hörmet diye yazılmayacağını çok bilmiş ukala okuyucu!! Cık cık cık!!
13 Nisan 2011

Ya Sabır!!

  
 Bugünlerde herkes ve herşey bana karşı!! Sabrımın sınırları görmek istiyorsunuz biliyorum ama çok engin bir denizde yüzmüyorsunuz haberiniz olsun!! Sağıma soluma da hiç belli olmaz! Bugün size tahammül ettim diye yarın da ederim sanmayın sakın! Çok daraldım çokkk! Ya Sabır Allahım! 
7 Nisan 2011

Yenilenmek Zamanı Şimdii :))

  
 Yeni bir aşk, yeni bir iş ve yine gülecek bir neden lazım. :) İşimiz de çok bugünlerde Allah'a şükür projelere yetişemez olduk. .s Gülecek bir nedenimiz de olur her zaman malum bizim hayatımız komedi tadında. :) Senaryoyu kim yazdı bilmiyorum ama on numara!! :D Gülüyorum, gülüyorum...
  
 Her şeyi, herkesi yeniliyorum. Bazı beğenmediğim kısımlar var kesip atıyorum. Yenilenmek zamanı şimdi benim için kusura bakma ama seni hiç tınmıyorum!! .p.p Yaptıklarımı beğenmiyormuş elma kurdu... :) Umurumda değilsin inan kendi sahte hayatında sana mutluluklar diliyorum.... 

   Günün Özlü Sözüsü: 'Gidiyor musun? Git! Soytarısı gitti diye kralın sarayı yıkılmaz!!' :D :D 
3 Nisan 2011

Özledim Seni...

Ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir.
Beynimi uyuşturuyor özlemin…
Çok sık birlikte olmasak bile
Benimle olduğunu bilmenin
Bunca zamandır içimi ısıttığını
Yeni yeni anlıyorum

Yokluğun,
Hatırladıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp
Mütemediyen bir boşluğa
Sabahları seni okşayarak başlamaları
Akşamları her işi bir kenara koyup
Seninle başbaşa konuşmaları özlüyorum;
Oynaşmalarımızı,
Yürüyüşlerimizi,
Sevimli haşarılığını,
Çocuksu küskünlüğünü…

Nasıl da serttin başkalarına karşı
Beni savunurken;
Ve ne kadar yumuşak
Bir çift kısık gözle kendini
Ellerimin okşayışına bırakırken
Gitmeni asla istemediğim halde
Buna mecbur olduğunu görmek
Ve sana bunları söylemeden
”Git artık” demek
”Beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa”
Demek sana ne de zor

Seni görmemek ve belki yıllar sonra
Karşılaştığımızda
Bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden…
Yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek….

                                                                                            -CAN YÜCEL-

Search

About

Bendenizle ilgili bilgiler için "Kim Bu Kız" sayfasına gidiniz lütfen.