Kızlar olarak biz aslında pek de bayramları sevmeyiz. Neden derseniz eğer, bayramdan önce bir arife günü vardır ki, evlerden ırak dostlar. Geçmiş zaman bilemiyorum tam olarak ne olmuş ama o günü birileri bir yerde temizlikle bağdaştırmış.. İşte Türk kızının temizlikle imtihanı da orada başlıyor.
Beyler bilmez ama 7'den 70'e her Türk kızı bilir ki bayramın takvimde boy göstermesiyle beraber en naif, en hanım hanımcık anneler bile kaplan kesilir. Vaktiyle Hitler yanına on tane anne Türk alsaydı emeline ulaşırdı dostlar..
O perdeler yıkanacak, o camlar silinecek durumları ile başlayan temizlik hadisesi; evin tüm muhtelif yerlerinin üç ila beş kez temizlenmesi, her kir zerreciğinin ellerde deriler soyulana kadar ovalanması, yıkanmadık yer bırakılmayarak evin "bal dök yala" kıvamına gelmesine kadar temizlenir. Bu süreçte çamaşır suyu, yağ çözücü, kir çözücü, lavabo açıcı, bulaşık deterjanı ve dahi gerekirse kezzapla Türk kızı kanka olacaktır. Yoruldum demek kâtiyen yasak olup, ağızdan çıkan bir "of" nidası temizliğin 2 saat kadar daha uzamasına sebep olacaktır. Her temizlik "Bugün yaptığın banaysa, öğrendiğin sana." anne atasözü ile desteklenip, becerilemeyen durumlarda "Ay sizden de yarın öbür gün ev kadını mı olacak sanki?" cümlesi ile başlayan sinir bozma taktiği ile daha çok çalıştırma durumuna geçilecektir.
Temizlik bitti diyerekten göbekler atıp, sevinecek kıvama gelen Türk kızını sonrasında baklava börek açma, sarma yapmak gibi nispeten daha az eziyetli ancak aynı orada sinir bozucu mutfak yeteneklerini sınama üzerine kurulmuş görevlerle anneler kendilerine getireceklerdir.
Türk kızı için ne denilse azdır. Zira Türk kızı olmak bambaşka bir ayrıcalık ve dayanıklılık gerektirir. Türk kızı hiçbir deterjandan etkilenmez ve zehirlenmez. Her arife gününde on günlük işi yapabilir. On kaplan gücüne bedel olup, paslanmaz çelik kadar sağlamdır. Türk kızı tüm bunları yaptıktan sonra eve gelen misafire çay servisi yapacak kadar sağlam sinirlere sahip olandır. Türk kızı sonradan kesinlikle olunmaz. Anadolu kadını tarafından doğurulmak suretiyle Türk kızı olmanın ilk adımı tamamlanır. Mevlana felsefesine dayanan temizlik, yemek pişirme, ütü, çamaşır-bulaşık gibi işlerde çalıştırılarak "Hamdım, piştim, yandım." evresinden geçirildikten sonra dünya evine girmek suretiyle ikinci adım tamama erdirilir. Bir kız evlat doğurulup aynı işkence evrelerinden geçirilmek sureti ile Türk kızı olmak alanında diploma alınır.
Not: Türk kızlarına selam eder, gözlerinden öperim.
Notun Notunun Notu: Yazı %100 tarafımca yazılmış olduğundan kaynak gösterilmeden alıntılanmamalıdır.