28 Mart 2016

Pazartesileri hiç sevmem, sevemem!

Kasvetli bir pazartesi sabahından sizlere kocaman bir günaydın sunarım casperlar.

Şu pazartesiyle yıldızım hiç barışmayacak sanırım. Yataktan kalkması bir dert, işe gelmesi bir dert, ayılması ayrı bir dert ve hepsi haftanın ilk günü olması neticesi ile bugün iki katı zor geliyor. İki mi dedim? On olsun o.

Hafta sonu yine şehirler arası kalmalı annelere ziyaret seyahati yaptığımızdan, bünyem baş aşağı dönmüş durumda. (Evimde yatamayınca ayarlarım bozuluyor benim.)

Pazar günü sürprizi olarak İzmit'e halama gittik. Plansız bir anda "haydi, kalkın gidelim" durumları bence en güzelleri, hayat spontane gelişince güzel. :)

Dönüşte kocamı işe bıraktık, beni de evime bırakacaklardı ki; tam ben ev alma sevdasından elimi eteğimi çekmişken, kısmetimize satılık bir eve bakmak da düştü.

Şimdi büyük konuşmuşluklarıma bir gelelim. Amerikan mutfaklı ev mi? Mümkün değil olmaz oturamam ben öyle derken, bu ev Amerikan mutfak olmasına rağmen bana kendini sevdirdi. Değişik bir şey var evde içine giren çok seviyor. Halbuki küçük aslında, benim şimdiki eşyalarım ile de birazcık sıkışık olabilir ama belki de kısmetimdir, ondan ısınmışımdır eve.. İnanın bende bilemedim.

Kafamdaki karışıklık bir yana, insanların küçük, amerikan mutfak, yarın öbür gün sıkılırsın demeleri de beynimi yedi. Bir kimse de iyi bir şey dese ölür mü ki?? İnsanların hep kötü yorumlar yapmaları olağan bir durum gerçi, lakin işte mevzu ev olunca kızıyorum. Bende çok daha iyilerini isterdim lakin pazar alışverişi gibi değil ki, biraz daha fazla para verip iyisini alasın. Azıcık daha iyisine niyet etsen 30.000-50.000 TL artış oluyor.

Ay daha dün evi gördüm, geceden beri nasıl taşınacağım diye düşünmekten beynim lapaya döndü. Evlilik zormuş casperlar. Annem "Kocanın, koca koca dertleri olur." derdi. Kocayı geçtim de evliliğin öyle vesselam.

Neyse sizi sıkıntılarımla yeterince boğduğuma göre, gidip biraz daha çalışabilirim.
Gözlerinizden öperim.

Applesoda


NOT: Dua edin de ev işim hayırlısı ise olsun casperlar.
25 Mart 2016

Nerelerdeydim?

   Uzunca bir zamandır buralara gelemedim. Her gün blogun kontrol panelini açıp, kimler uğramış diye baktıysam da yazamadım.

 Yoğunluktan olduğu zaten aşikar, lakin gelemediğim bu sürelerde yazmanın benim için ne ifade ettiğini de sıkça düşündüm.

 Dün akşamüzeri metroya yürürken en sonunda kararımı verdim. Yazmak; insanın kendini ifade etme biçimlerinden biri olsa da benim için yazmak,  aynı zamanda paylaşmak demek. Bir de yazmanın taşırma hali var içerimde, biriktirip biriktirip de artık içimde tutamadığım o anlarda taşırıyorum içimdeki dünyayı yazarak.  

  Bunca yoğunluk bana yaramadı. Çok felsefi konuşmaya başladım. :)

 Onca yıldır buralara içimi döküp, ruhumu saçıp, kendimden bahsettiğimden kimi zaman neyi yazıp, neyi yazmadığımı anımsayamıyorum. 

   Bu girişin gelişmesi de şu ki; bahsettim mi bilemedim ama şu anda çalıştığım firmada satış ekibinde yer almaktayım. Yeni yıla müteakip satışlarımız çok şükür elhamdülillah tavan yaptı. Satmak iyi güzel ve hoşta, sattıktan sonra başlayan bir dökümantasyon işi var ki, evlerden ırak casperlar. Şu sıra sattığımız tüm işler için ofisçe oturmuş kırtasiye işi yapmaktayız. :)

   Bu arada en sonunda aradığımı buldum galiba, bu şirket dördüncü iş yerim olmakla beraber şimdiye kadar en mutlu olduğum yer ve de beni en tatmin eden iş de burada yaptığım. Bilgisayar programcılığı okuğumu şimdi bir hatırlayalım. Buna rağmen ilk işim çağrı merkezi idi. Sonrasında yazılım şirketine geçsem de, onlar bendeki çene potansiyelini farkedince marketing işleri de bana kalmıştı. Sonrasında dünyanın en basit işini yapayım, asistan olayım dedim. Dedim ama kime dedim? Bir kere hiç basit bir iş değilmiş. İkincisi de kendimi yine satışta bulmuştum. Son olarak anladık ki satış benim işim! :) Bu yılın ilk iki projesini satmama müteakip göğsümü gere gere yürümeye başladığım doğrudur. :)

   Neticede gelemediğim şu vakitlerde gündüzleri iş kadını, akşamları ev hanımı olmak ile meşguldüm. Şimdi bir yığın iş dağ olmuş beklese de, yazmanın taşırma halindeyim şu an... Bir gelip içimi dökmem gerekiyordu canlarım.

   Tekrardan gelene kadar beni özleyin.
   Applesoda iş dünyasından son gelişmeleri bildirdi.
   Sevgilerle.

   Not: Büyüdüm de iş kadını bile oldum. :) Zaman ilginç bir kavram....

Search

About

Bendenizle ilgili bilgiler için "Kim Bu Kız" sayfasına gidiniz lütfen.