Upuzun bir aradan sonra yeniden "Cumalar Candır" yazısı yazıyorum, yani heyecanlıyım.
O zaman hadi başlayalım.
- Haftanın ilk iki gününde kuzenimi evlendirmek sebebiyle Ordu'daydım. Düğün; düğün gibi değildi. Gelin; gelin gibi değildi. Damat; benim tanıdığım gibi değildi. Yıllardır tanıdığım adamı aslında hiç tanıyamamış olduğumu anladım geldim.
- Hepi topu üç gündür çalışıyor olmama rağmen haftanın gidişatı don lastiği gibi uzadı gitti, bir kopmadı. Beş gün çalışacak olsam bu hafta cinnet geçirmem işten bile değilmiş.
- İşe geldim geleli, İngilizce dokümanlarda boğuluyorum. Hayır benim İngilizce'm de iç güveysinden hallice... Doküman dediğim de adeta bir ansiklopedi 200 sayfa... Resmen çekilecek çilem var.
- Evdeki sinek istilasına bir nokta koyduk sanıyorum. Ordu'dan döndüğümde pencere önlerinde olmak suretiyle toplu intihar ettiklerini gördüm. Allah taksiratlarını affetsin. Başka bir haşarat türü evi basmaz inşallah, amin.
- Dün yağan yağmurda bir damla ıslanmadan eve varmayı başararak kendi kişisel tarihimde bir dönüm noktasına imza attım. Allah'ın sevgili kuluyum vesselam. :)
- Hayatımın bir başka cephesinde yeniden bir misafir tarafından ekilme durumu yaşadım. Resmen misafirlerimin kafası güzel. Bizi niye çağırmıyorsunuz minvalinde triplerine "Ay canım buyurun cuma günü kalmaya gelin." dedim. Önce gelmeye, sonra gelmemeye karar verdiler. (Ya sabır Allah'ım.) Bende tavukları dolaba koydum, börek tepsinini kaptığım gibi ofise getirdim, afiyetle yedik. Bilmem sinirimi bu tavrımdan anlayabildiniz mi?
- Taşınmak için ev arama çalışmalarına başladım, resmen şehir merkezine taşınacağız. (Oley! Yazar Tuzla'da oturduğunu bir daha belirtme ihtiyacı duydu.)
- Tatil için konaklama parasının bir kısmını şimdiden kenara koyabildim. Tatil dileğime canı gönülden katılan tüm güzel insanlar, sizi kocaman kucaklıyorum.
- Applesodaa cuma haberlerini sundu, saygılar.