Fakat ne okuduk be canım diyerek konuya giriş yapayım. Mayıs ayı okumalarım genellikle zorlu geçti. Nedense bu ay çok sıkışık zamanlarda kitap okudum. Yolda yürürken kitap okuma yeteneklerimi de gözle görülür derecede geliştirdim. Neyse gelelim kitaplara, 11 kitapla verimli bir ay geçirdim diyebiliriz.
Dune Çocukları: Dune serisine bir kaç ay ara vermekle çok iyi bir karar vermişim. Peşpeşe okumak için zorlayıcı bir seri diyebilirim. Ayda bir kitap olarak yola çıkılsa çok daha zevk alınabilir. Bilimkurgu seviyorsanız bu seriyi gerçekten öneriyorum. Atreides ailesinin Dune gezegenine gönderilmesiyle başlayan olaylar zincirini ele alıyor. Kitaplar zamansal olarak birbirinin devamı değil. Kitaplar arasında uzun bir zaman dilimi geçmiş oluyor ve böylece farklı kahramanlar üzerinden gezegen üzerinde yaşanan macereları takip edebiliyoruz. Serinin üçüncü kitabı olan Dune Çocukları benim en sevdiğim ikinci kitap oldu. Serinin diğer kitapları için heyecanlıyım.
Fakir Kene: Birhan Keskin'in basılmış son eserini de okumuş bulunmaktayım. Okuyacak başka kitabının olmaması beni çok üzüyor. Diğer eserlerine nazaran daha az zevk aldım diyebilirim ama yine de iyiydi.
Nefret Mektupları: Geçen ay okuduğum Rakipler kitabının yazarı bu kitabın yazarlarından birisi aynı zamanda; Rakipler'i ne kadar önermiyorsam bu kitabı da o kadar öneriyorum. Gerçekten çok keyif aldım okumaktan. Karakterlerimizin tanışma hikayesi çok ilginç başlıyor. Charlotte gerçekleşmeyen düğününden elinde kalan gelinliğini satarken mağazada başka bir gelinliğe rastlıyor ve gelinliğin içindeki not dikkatini çekiyor. Bu notun peşine düşmesiyle birlikte de hikaye başlıyor.
Uzak: Oruç Aruoba'nın elimde olan son kitabını da okudum. Açıkçası bazı kitaplarını çok severken bazı kitaplarından da çok zevk alamadım. Bir müddet kitaplarını almayı düşünmüyorum.
Baharın Peşinde: Bu kitabı indirimde 5 TL'ye almıştım yanlış hatırlamıyorsam. Tam bir ergen kitabı, bir on sene önce okusam daha çok keyif alabilirdim sanırım, bu yaşımın okuması değilmiş. Ruhuma daral geldi okurken.
İmkansız Kale: Bilgisayar oyunlarına bir de bilgisayarların tarihine ilginiz varsa bu kitap çok ama çok tatlı bir kitap. Kitabımız bilgisayarların atası Commodore zamanında geçiyor. Kitabın yola çıkış noktası çok komikti, başkahramanlarımız ki kendileri üç adet ergen oluyorlar; Playboy'da yayınlanan Vanna White fotoğraflarına erişebilmek için dergiyi satın alma planları yaparak her gün Zelinsky'nin dükkanına gidiyorlar. O sırada esas oğlanımız Billy, Mary Zelinsky ile tanışıyor. Mary'nin bahsettiği bir bilgisayar oyunu yarışmasına katılmaya karar vermesiyle birlikte de olayların gidişatı değişiyor. Çok keyif alarak okudum ama şunu belirtmeliyim ki benim ihtisasım Bilgisayar Programcılığı üzerine o nedenle siz bir araştırın almadan önce. :)
Dünyanın Ötesindeki Orman: Unutulmuş Fantastik Klasikler serisinde yer alan bu kitabı Tolkien'in esinlendiği kitaplardan biri olduğunu öğrendiğimde aldım. Bir çeşit eski zaman masalı olarak nitelendirebiliriz. İlginç bir kitap ama akıcı bir dili var, sakince okunuyor. Okurken keyif aldım, öneririrm.
Dağlı: Tamamen gezerken tesadüf eseri denk geldiğim kitaplardan biriydi Dağlı ve öylesine almıştım. Yazarın güzel ve akıcı bir dili var ama arka kapak tamamen yanıltıcı diyebilirim. Kitabın içeriği bir aşk hikayesi gibi sunulsa da eşzamanlı olarak Mervani Devleti'nin de kuruluştan yıkılışa öyküsü anlatılıyor.
Gökyüzü Herkesindir: Livaneli'nin Serenad'dan başka kitabını okumamıştım. Onu da yıllar önce okumuştum. Bir şiir kitabını alarak değişiklik yapayım dedim ve gerçekten güzel şiirlerle keyifli bir okuma oldu.
Kurtuluş Projesi: Hani bazı yazarlar vardır; bir kez seversiniz ve o andan sonra ne yazsalar kabulünüzdür. Andy Weir, Marslı ile birlikte benim favori yazarlarım arasına girdi (dünyanın en tatlış kitabını dünyanın en kötü filmi olarak çektiler ve bu beni sinir ediyor). Kurtuluş Projesi ise en sevdiğim ikinci kitabı oldu. Marslı'ya pozitif ayrımcılık yapıyor olabilirim. Zira eleştirilerde en iyi kitabının bu olduğu söyleniyor. Başkahramanımız Ryland Grace dünyayı tehdit eden bir organizmayı araştırmak üzere uzay yolculuğuna çıkıyor. Biz hikayeyi iki farklı zaman diliminden okuyoruz. Biri günümüz, diğeri ise Ryland'ın hafızası geri geldikçe geçmişten parçalar şeklinde anlatılıyor. Kitabı çok övmek istiyorum ama ne yazsam spoiler olacak. Okuyun, okutun hatırım için. :)
Palto: Can Yayınları'nın İnce Klasikler Serisinden çıkan bu kitabı bir bookstagram hesabının önerisi üzerine almıştım. İnce Klasikler diye bir serinin varlığını da kitap gelince öğrendim. Öğrenmesem daha mı iyiydi onu bir sonraki yazımda anlatırım. Kısacık, güzel ve de çarpıcı bir hikaye Palto. Kahramanımızın kışın bastırması ile birlikte soğuktan korunmak için yeni bir palto diktirmek zorunda kalmasıyla açılan hikayemiz pek de beklenmeyen bir sona kavuşuyor. Gogol'un kalemi ile ilk kez tanıştım ve diğer kitaplarına dair merakım kabarmadı desem yalan olur.
Evet, benim mayıs ayındaki okumalarım böyleydi.
Ne diyorsunuz, siz neler okudunuz?
Bayağı hızlısın, ben galiba sadece 2 kitap okudum mayıs boyunca. :))
YanıtlaSilDune serisini merak ediyorum ama ben bilim kurgudansa fantastikçi olduğum için sıkılır mıyım bilemiyorum. :)
Nefret Mektupları ilginç görünüyor. Baharın Peşinde ilgimi çekmedi, ergen kitaplarından hiç hoşlanmıyorum.
Dünyanın Ötesindeki Orman ilgimi çekti. :)
Dune öneririm gerçekten güzel bir seri, aslında fantatiğe yakın öğeler de var içinde bence.
SilBaharın Peşinde önermem kesinlikle ama Nefret Mektupları güzeldi. Dünyanın Ötesindeki Orman da güzeldi değişik bir kitap sevdim. :)
Andy Weir in Marslı kitabını seviyorum ama Artemis kitabında olaylar ilginç olsa da baş rol kız karakterin gereksiz küfürbaz tavırları beni rahatsız etmişti. Yine de Kurtuluş Projesini merak ediyorum. İmkansız KAle yi geçtiğimiz senelerde indirimden almıştım. Dune serisine de başlamak istiyorum bu sene. Çok güzel bir okuma listesi olmuş. :)
YanıtlaSilArtemis'i bende çok sevmemiştim ama ana karakterlerin kız olmasını seviyorum. :) İmkansız Kale elinde varsa mutlaka oku çok güzeldi. Dune da güzel bir seri ama peşpeşe okumak için yorucu aralıklı olarak okumak daha güzel.
SilGerçekten süper bir okuyucusun! Tebrikler..
YanıtlaSilOruç Aruoba ve Birhan Keskin severim. Bu kitaplarına bakayım. Palto' yu okudum mu yoksa başka bir kitap ile mi karıştırıyorum emin olamadım.
Diğer önerilerine bakacağım.
Teşekkürler :))
Teşekkür ederim efenim. :)
SilBirhan'a bayılırım, Oruç Aruoba'yı ise seviyorum diyebiliriz.
dune un her şeyini seviyom ben de :) oyununu da oynuyordum daha önce :) fakir kene okuyup yazdıydım blogda :) kapakı çok güzel o kitabıın :) nefret şeysi aklımda olsun :) oruç seviyom ben de ama ben de çok sevmiyom :) benim için önce edip cansever geliyor, birhan, didem, yabancılardan e.e.cummings, emily dickinson :) ay bi de ataol ağabey :) andy weir henüz okumadım, okusam muuu :)
YanıtlaSilAy Edip Cansever'le Ataol Behramoğlu kitapları alayım biraz da iyi dedin Deep. :)
SilDune oyunu da mı varmış, bak onu görmemiştim.
Dostoyevski, "Hepimiz Gogol'ün paltosundan çıktık" der :)
YanıtlaSil:) Bence doğru demiş, Dostoyevski mi okusam acaba artık zamanı sanki.
SilAndy Weir'a bakayım, ilgimi çekti :) Palto güzel hikaye gerçekten :) Maşallah ne çok okumuşsun :)
YanıtlaSilOkumakla kendimi buluyorum. :)
SilAndy Weir öneririm Marslı ya da Kurtuluş Projesi ikisi de güzel son ra çok seversen el mahkum Artemis'i de okursun zaten. :)
Selamlar, Palto'yu okumuştum ama çook uzun yıllar önceydi. Anımsayamıyorum bile. Livaneli'nin de bende Gökyüzü Herkesindir isimli kaseti var. O da çok eski :) Gördüğüm kadarıyla Kurtuluş Projesi okumalar arasından sıyrılmış öne çıkmış. Mayıs ayı okumaları ergen kitabı hariç güzel izler bırakmış, darısı güzeller güzeli Haziran ayının başına diyelim :)
YanıtlaSilGökyüzü Herkesindir'in kaseti de mi varmış ya ne güzel severim şiir dinlemek. Kurtuluş Projesi ve İmkansız Kale harikaydı. :)
SilBen henüz otobüste kitap okumaya çalışma aşamasındayım, yürürken okumak iyiymiş :-)
YanıtlaSilO işi ben yılalr önce servisle staja gidip gelirken çözmüştüm. :) Yürürken okumak daha kolay aslında sadece kitaba çok dalmamak lazım ne olur ne olmaz. :)
SilHaziran'da araya tatil girecek ben pek umutlu değilim ama bakalım. :) İmkansız Kale'yi çok sevdim, farklı ve güzel bir kitaptı. Dune da güzel gidiyor şimdilik üç bitti, kaldı üç.
YanıtlaSilSanki bu yazını daha önce okuyup yorum yapmışım gibi hissediyorum dejavuya düştüm... Yapmadım galiba ya da yaptım bilemiyorum. Neyse ben bayağıdır kitap okuyamıyorum. Çünkü çok yoğunum ve şu an sana çok özendim. :)
YanıtlaSilArada böyle karışıklıklar olabilir canım napalım dimi. 😂 Ay o yoğun zamanlar insanı çok zorluyor ya kolaylıklar dilerim. ✌️
Sil